Öncelikle şunu bilmeniz ve kabul etmeniz gerekir ki, tuvaleti kullanma zamanımın geldiğine karar verecek olan sadece benim Çünkü vücudumu kontrol eden benim.Dünyaya geldiğimden beri bezlendiğimden, bu benim için gayet doğal. Dolayısıyla ıslak ve kirli bezlerden kurtulmak genellikle bana zor gelir.
Tuvalet eğitimim sadece çiş ve kaka yapmayı öğrenmem değildir.Bu benim fiziksel, zihinsel, sosyal ve duygusal gelişimimi içeren bütüncül bir süreçtir. Duygusal hazırlık diğerlerine oranla daha fazla zaman alabilen bir süreç olabilmektedir.Bezimden vazgeçebilecek olgunlukta değilsem ya da tuvalet eğitimi konusunda baskı altında hissederek direniyorsam, bu duygusal açıdan hazır olmadığım anlamına gelir. Bu durumda geri çekilin ve birkaç ay içinde tekrar deneyin. Eğer duygusal açıdan hazırsam, hevesli ve tuvaleti kullanmaya meraklı olurum.
Öncelikle bağırsak ve mesane kaslarım yeterince güçlenmediği takdirde lazımlık eğitimine başlanmamalıdır. Bezimin 1,5 saat kuru kalması ise mesane kaslarımın geliştiğini gösteren ilk işarettir. Yürüme ve koşma deneyimimin verdiği heyecanı aşmam da fiziksel hazırlığımın işaretlerinden biridir.
Oyun oynarken kaka yapmaya başladığımda oyunu bırakıyorsam; bu, bedenimde bir şeyler olduğunu bildiğimi gösterir. Tuvalete gitmeye hazır olmasam bile, ne yaptığımın farkında olmam önemlidir.
Kakam geldiğinde bezime yapmak için odama gidiyorsam, kaslarımın kontrolü konusunda ilerleme kaydetmişim diyebilirsiniz.İçeriye gitmem gerektiğini bilmem, size benim zihinsel olarak da hazır olduğumu gösterir. Fakat bu durum bezimden ayrılmaya hazır olduğumun bir işareti olmayabilir çünkü duygusal açıdan hazır değilimdir.Duygusal açıdan hazır olabilmem için, tüm korkularımın kabul edilmesi gerekir, vücudumun bana ait oluşu annem babam tarafından saygıyla karşılanmalıdır.
Tuvalet eğitimimdeki sürecimi sosyal olarak da deneyimlemem gerekmektedir. İlk olarak tuvalete giderken beni de yanınıza alın ve sifonu çekmem için beni mutlaka cesaretlendirin. Başlangıç olarak birlikte, sevdiğim renkte, üzerinde sevdiğim kahramanların bulunduğu bir lazımlık alalım. (Bazılarımız küçük lazımlık yerine büyük olana oturmak isteriz, o zaman bana uygun ve seveceğim bir klozet adaptörü alalım.) Sonra lazımlığımı tuvaletin neresine koymak istediğimi sorun ve birlikte karar verelim. 2 yaşımdan itibaren beni belirli iki zaman diliminde (kahvaltıdan sonra ve yatmadan önce olabilir.) lazımlık sandalyesine giyinik bir şekilde oturtun. Bu benim hem duygusal hazırlığımı geliştirir hem de tuvaleti kullanma alışkanlığımı kazandırır.
Böylece fiziksel olarak geliştiğimde, duygusal açıdan da hazır olursam bu konudaki şansımız artar.Siz tuvalete giderken beni de çağırıp, bezliyken oturağıma oturtarak sizinle sohbet etmem konusunda teşvik edici olun. Benden bezimi çıkarmamı istemeyin ve beklenti içerisine girmeyin. Birincil hedef, sadece lazımlığa alışmamdır. Bu sırada sohbet ederek, keyifli bir zaman geçirmemiz, “Sen de bir gün ben ve baban gibi tuvaleti kullanacaksın!” türünden cesaretlendirici ifadeleri kullanmanız işlevsel olacaktır. Düşmekten korkuyorsam “Gel deneyelim, ben yanındayım, seni tutarım düşmene izin vermem, güvendesin. Devam et, o zaman annen gibi klozete çişini yapabilirsin.” diyerek duygusal olarak beni destekleyin ve çişimi yapmasam da benimle kalın. Bunu rutine dönüştürüp, benimle aynı şeyi tekrar tekrar deneyin.
Çiş ve kaka yapmak bazılarımızı korkutabilir, tuvalete düşmekten ve üstümüze sifon çekilmesinden korkabiliriz. Bazılarımız da kendi vücutlarımızın bir parçası olan kakamızın düşmesinden ve kaybolmasından hoşlanmayız. “Tuvaleti sevmiyorum” diyen bir çocuksam beni ikna etmeye çalışmayın, korkuyorsam ve istemiyorsam zorlamak sadece zarar verici olabilir.
Bunun yerine korktuğum şeyi araştırmaya çalışmak faydalı gözükmektedir. Öncelikle oyuncaklarımı ve bebeklerimi tuvaletimi yaparken oynamam için lazımlık sandalyeme koymamı sağlayın. Oyun sırasında bebeğim veya oyuncağım tuvalete düşerse, sakince onu oradan alarak, oynamaya devam etmemi sağlayın. Böylece oyuncağım gibi tuvalete düşersem, üzerime sifon çekilmeyeceğini, orada bırakılmayacağımı ve kurtulacağımı görebilirim.
Tuvalet eğitimi konusunda rol modellerim olması önemlidir. Annem ve babam olarak sizler bu konuda birincil kaynaklarımsınız. Kendi yaşımdaki bir başka çocuğu izlemem, bana kendimin de bunu yapabileceği ihtimalini düşündürür. Örneğin; “Ayşe yapabiliyorsa, ben de yapabilirim.” gibi. Özellikle anaokuluna gidenlerimiz için sosyal hazırlık, diğer arkadaşlarımızla birlikte tuvalet aktivitelerinde yer almak istediğimizde doğal ve kendiliğinden gerçekleşmiş olur.Saçınızı taramanızı, makyaj yapmanızı, alış veriş yapmanızı taklit ediyorsam, bu da sosyal hazırlığımın önemli bir işaretidir. Çünkü bu, siz tuvaletinizi yaptığınızda benim de yapmak istememi sağlayabilir.
Beynimle vücudum arasında, tuvalete gitmem gerektiği bağlantısını kurabiliyorsam, bu zihinsel açıdan da hazır olduğum anlamına gelir. Ayrıca çiş, kaka, kaka yapmak, çiş yapmak gibi hem sizlerin hem de öğretmenlerimin, hemşirelerin, çocuk bakıcılarının, bakım verenlerin ve başka ebeveynlerin de anlayabileceği kelimeler kullanarak, bunları öğrenmem konusunda desteklenmeliyim. O halde çişimi ve kakamı yaparken bunu sözlü bir şekilde ifade edebilme becerisi kazanmış olmam da önemlidir..
Çişimi ve kakamı yaptığımın farkındaysam, sözlü olarak veya beden dilimle bezimi kirlettiğimi, altımın değiştirilmesi gerektiğini belirtiyorsam zihinsel açıdan hazırlığımın ilk aşaması geçilmiş olacaktır.”Anne kakamı yapıyorum.” “Öğretmenim çişim bacağımdan akıyor.” vb. benzeri ifadeler kullanıyorsam, yani çişimi ve kakamı yaparken bunun farkındaysam ikinci aşamadayızdır.
Altımı ıslattığımı ya da külotuma kakamı yaptığımı hissetmiyorsam henüz hazır değilimdir, geri çekilip birkaç ay daha bez bağlamanız ve tekrar yaklaşmanız en iyisidir. Son aşama ise, eğitime hazır olduğumun en önemli belirtisi, “Anne çişimi yapmam lazım.” türünden ifadelerle tuvalete gitme ihtiyacı duyarak dile getirmemdir. Çünkü bu noktada beyin-beden arasındaki bağlantıyı kurmuş ve klozete gidene kadar idrarımı tutarak sonrasında bırakmayı başarabilmişimdir.